O Yaz // Lisa KLEYPAS || YORUM

Öncelikle şunu söylemeliyim ki; yazarın kalemini bilmesem bu kitaptan sonra diğerlerini okumazdım herhalde. Wallflowers Serisi ne zamandır okumak istediğim ve elimde beklettiğim bir seriydi. En sonunda başlama kararı aldım ama ilk kitabın böyle bir katliama kurban gittiğini hiç bilmiyordum.Katliam diyorum, çünkü gerçekten kitabı bildiğiniz katletmişler. Çevirisi  berbat, edisyondan yoksun, yediği sansürle aşk kitabı olmaktan çıkmış. Say say bitmeyecek bir durumda.

Ben ki, Lisa Kleypas'ın ilk Benimle Kal kitabını okuduktan sonra Hathaways Serisi ile devam etmeye başladım. Ama Hathaways'ların bu seriden bağlandığını duyduğumda Wallflowers'a da başlamam gerektiğine karar vermiştim. İlk olarak Benimle Kal'ı okuduğum için kendimi şanslı sayıyorum.Aksi halde yazarın kalemine karşı ön yargı geliştirirdim. Bir kitap bu kadar berbat bir şekilde yayımlanamaz bence. 

Kitaba o kadar sansür uygulamışlar ki, bazı kısımları anlamadım desem abartmış olmam. Aşk kitaplarında böyle gereksiz yere yapılan sansürler -kaldı ki Lisa çok da ağır yazmıyor- yazarın kalemini öldürdüğü gibi kitabında konudan sapmasına sebep oluyor.Bunu yanı sıra birde edisyonu yüzünde isimlerin karıştırılması , hemen hemen her paragrafta bir kelime hatasının olması okuyucuyu konudan koparıyor.Daha özenilinerek yayımlanmış olsaydı kesinlikle daha farklı bir kulvarda olurdu bu kitap.

Çevirisi ve edisyonu dışında kitabın konusununda biraz boş olduğunu düşünüyorum. Ama buna sansürde sebep olmuş olabilir. Orjinalinde nasıldır bilmediğim için, şuan kitap ne kadar konudan yoksun dursa da, bunca sansürden ötürü kitabın kendisinden mi yoksa sansürden mi kaynaklandığına kesin bir yorum yapamıyorum.Yoksa okurken aşırı sıkıldığımın altını çizmek isterim. Bazı kısımlar için ''Yeter ! Hareket lütfen,'' gibi yakarışlarım oldu.

Kızların bir araya gelip de kendilerine koca ayarlamaya çalışmalarını daha eğlenceli ele alınabilirdi. Çok yüzeysel değinilmiş. Bir soylu görüyorlar ve hemen onu listeye alıp , avlamaya çalışıyorlar. En azından birkaç soylu daha olsaydı ya da Simon'ın Anabelle'i engelemmeye çalıştığı kısımlar felan olsaydı , komik ve eğlenceli bir kitap olurdu gibime geliyor.Baştan sona Kandall'ı işlemesinden çok sıkıldım.Olayın sonuna kadar Simon'ın Anabelle'i durdurmaya çalışmasını felan bekledim ama nafile...Annabelle'in maddi sıkıntıları için evlenmesi ve bunca sezon boyunca da bir tek soylu olmasa bile Simon Hunt'ın dikkatini çekmesi ise ayrı komediydi. Ne bileyim, hiç mi birisi bu kızla ilgilenmez yahu. En azından bir kişinin daha tüm bunları boşverip kızı istemesini tecih ederdim. Sonra kızımızda iki yıl önceki o öpücüğün etkisiyle Simon'a aşık felan olabilirdi. İşte bu yüzden biraz hareketsiz buldum kitabı. Yazar sadece Simon ve Annabelle odaklı bir kitap yazmış.Hoş pek de odaklı sayılmaz tamamen bir damat avcısı ekibi vardı bu kitapta...
Yalnız kitabın sonu için diyebileceğim bir söz yok. Çok beğendim. En azından oralarda ''Hah, işte bu aşk kitabıymış,'' felan hislerine kapıldım.

Bu kitabı tavsiye eder miyim ? Evet, ama tüm bu yazdıklarımı göze alarak okursanız tavsiye ederim. Çok bir beklentiniz olduğunda pek keyif alamazsınız. Kitap kötü mü ? Sanmıyorum. Lisa'nın kalemine inancım sonsuz ama edisyonunda kitabın batırıldığı ortada..

----------------------------------------------------------

Konusu: 
Annabelle Peyton babasının ölümünden sonra maddi olarak bir zorluğa girmiştir ve ailesinden küçük kardeşi dışında sorumluluğu alabilecek kimse yoktur.Annabelle'de bir drohaması olmamasına rağmen bir soylu bulup evlenmeden bu maddi zorluğu aşamayacaklarını anlar. Ama bu zamana kadar ki  sezonlarında maddi sıkıntısı bilindiği için güzel de olsa pek ilgi çekmemiş ve hiç bir teklif almamıştır.Simon Hanut dışında da kızımızla iliglenen kimse yoktur. Ama Simon bir soylu değildir. Bir kasabın yatırımcı ve zengin oğludur.

Bu kısımlara kadar kitabı anladım ama Simon dışında birine de odaklanmalıydı bu kitap. Hiç bir çekişme olmadı. En azında biraz kıskançlık için daha farklı bir kurgu lazımmış.

MY RATING: