MUHAFAZAKÂR AŞK // CAROLINE LIDEN

6 Oca 2013


MUHAFAZAKÂR AŞK
Kitaptan Alıntı

"Sanıyorum ortada bir yanlış anlama olduğunu herkese açıklamak zaruri bir hal aldı."
 Marcus arkasına döndü, surat ifadesi sertti. "Olanlar dikkate alınırsa hanımefendi, buna inanılacağından şüphedeyim." Birer birer saymak için parmaklarını havaya kaldırdı. "Birincisi , evlilik kaydında benim adım var , benim senin evlendiğin adam olduğuma yemin etmeye gönüllü bir papazın yürüttüğü bir törende , benimkinden ayırt edilemez bir el yazısıyla imzalanmış. Ikincisi, London Times'da edindiğimize dair bildiri var, benim el yazımla, benim kullandığım mektup kağıdı ve zarfla gönderildiğinden ise ufak bir şüphem yok. Üçüncüsü , David'den gelen bir mektup var. Bizim sözde hızlı aşkımızın detayları.. "



GÖRÜŞÜM:

Çok tatlı ve harika bir hikayeydi. Açıkçası şu kapağı yüzünden kitaptan hiç bir beklentim olmadan ve tesadüf eseri tedarik ederek başladım. Hâlâ da bu kitaba o saçma kapağı yaparken ne amaçlıyorlardı merak etmekteyim.Zirâ kapaktan başka herşeye benziyor...
Kitaptan bahsedecek olursam ; son zamanlarda okuduğum en güzel kitaplardan birisiydi. Böyle ikiz kardeşleri konu alan kitapları her zaman çok sevmişimdir.Ama kitabın farklı bir tadı vardı.Marcus ve David her ikizin olacağı gibi zıt kutupları temsil ediyorlar.Fakat bu size alışıla gelmiş bir konu izlenimi vermesin. Zinhar, Marcus ne kadar zıt karakterlere sahip olsalar da kendisini kardeşinin arkasını toplamaya adamış bir Dük. Tabi bunun yanında ''muhafazakâr'' kelimesinin şekil bulmuş hali olması da cabası.İşte iki kardeşi koparan noktada burası, David rahat bir kişilik ama Marcus hem Dük olmasının verdiği yükler hem de karakteri gereğince tam bir disiplin timasali olunca zavallı David için hayat çekilmez durumlara geliyor.
Tabii ki bu onun hşarı karakterine en ufak bir sarsıntı getirmiyor. Öyle ki, kitabımızın konusunu resmen David oluşturuyor desem abartmam. İkiz kardeşlerden beklendiği üzere yer değiştirmelerini esas alan bir kısım var -gerçi çok bariz anlaşılıyor ne olacağı- ama öyle bir yer değiştiriyorlar ki Marcus durumdan haberdar olduğunda ''İşe bunu bekliyordum.'' dedim. Fakat ne hikmettir ki konunun oluşumunu tahmin etsem de , okurken çok büyük keyif aldım. Özellikle David'in Marcus'u hiç tanımadığı bir kadınla evli bıraktıktan sonra da evliliği tüm Londra'ya duyurup sırra kalem basması görülmeye değerdi.
Gerçi David'in gitmeden yaptığı bu muziplikle sadece Marcus değil Hannah'da zor bir durumda kalıyor.Zavallı kadının yerinde olmak istemezdim.
Marcus'un karakterini çok beğendim ama Hannah'nın üzerine çok gitti başlarda. Buz duvarı gibi duruyor ama tam bir ağabey, sırf kardeşi -kendisine kazık attığı halde- ve ailesi üzülmesin diye o da kendini bu oyunun içinde buluveriyor.
Kitap kesinlikle çok güzeldi ama keşke yazar Marcus ve Hannah'ya biraz daha odaklansaydı. Aşık olmalarını işlerken çok yüzeysel davranmış bence. Zirâ öyle bir adam sürekli gördüğü için bir kadına aşık olmaz. Sanki yazar kızın karakterini hareketlerine yansıtmamış gibi geldi.Yine de kitabı çok beğendim, kesinlikle tavsiye edeceklerimden birisi..

MY RATING:




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz için teşekkür ederim.

 
FREE BLOGGER TEMPLATE BY DESIGNER BLOGS